OdalarUncategorized @tr

Yağışlara Bağlı Oluşan Sellenmelere İlişkin Basın Bildirisi

3 Mins read

İklim bilimi uzmanları Kıbrıs’ın da içerisinde yer aldığı coğrafik alanın insan kaynaklı karbon gazlarının atmosfere salınımı nedeniyle oluşan küresel iklim değişikliğinin etkisi altında olduğunu uzun yıllardan beri dile getirmektedirler. Yine yapılan değerlendirmelerde zaman zaman ekstrem yağışların ve ekstrem kuraklıkların meydana gelebileceği öngörülmüştür. Nitekim bunları da dönem dönem yaşamaktayız.

Yine 8-12 Aralık 2025 tarihleri arasında meydana gelen şiddetli yağışlar sonucunda Lefkoşa’nın bir kısmı (Ortaköy ile Göçmenköy civarı) ve Gönyeli’deki yerleşim alanlarının özellikle Yenikent ve civarının selin etkisine maruz kaldığı görülmüştür. Sellerin meydana geldiği alanlar jeolojik anlamda geçirimsizdirler. Nitekim Kuzey Kıbrıs’ın % 40’ı da geçirimsiz özellikteki zemin ve kayaçlardan oluşmaktadır. Dolayısıyla şiddetli yağışlar sonucunda oluşan yüzey suyu akışları yerin altına geçemediğinden sonuçta feyezana dönüşmektedir.

Lefkoşa’nın ve yakın kuzeyinin mekansal gelişimi de bu geçirimsiz zeminler boyunca olmaktadır. Özellikle Gönyeli, Kanlıköy, Göçmenköy ve Hamitköy bu tür geçirimsiz özellikteki zemin ve kayalar üzerinde yer alırlar. Şiddetli yağışlar ve yüzey suyu akışlarının bu yerleşim yerlerini olumsuz yönde etkilemesinin önlenmesi bu tehdidin ortadan kaldırılması teknik açıdan mümkündür. Buna ilişkin görüşler aşağıdaki gibi özetlenmiştir.

  1. Derelerin akışının farklı yöne çevrilmesi: Sellenmelerin meydana geldiği alanlar Mesarya Havzası’nın düşük yükseltili alanları olup morfolojik anlamda düşük eğimlidirler. Bu yüzden akışa geçen yüzey suyu hızla hareket edemediğinden sonuçta yerleşim alanları su baskınına uğramaktadır. Ayrıca mekansal gelişim giderek derelerin sıklaştığı hatta yer yer birleştiği alanlar üzerinde yoğunlaşmaktadır. Bu nedenle bu derelerin Lefkoşa’nın batısına çevrilmesi hedeflenmesi gereken önlemlerin başında gelmektedir.
  2. Kanlıköy ve Gönyeli Göletlerinin Temizlenmesi; Teknik açıdan mümkünse düşünülmelidir. Bu göletleri besleyen derelerin Lefkoşa’nın batısına çevrilmesinden önce bu derelerden beslenen ve büyük ölçüde dolmuş durumdaki iki Gölet’in ilk fırsatta temizlenerek inşa edildiği yıllardaki hacme kavuşmalarının sağlanması yapılması gereken acil işlerdendir. Bu göletler ise Kanlıköy ve Gönyeli göletleridir. Bu göletlerin setlerinin yıllar içerisinde aşınmakta oluşu da göz önünde bulundurularak gerekli rip rap malzemenin döşenmesi ve aşınmaya karşı dirençli ve dayanımlı hale getirilmeleri tamirde görev alacak inşaat mühendisi üyelerimizin göz önünde bulundurmaları gerektiği görüşündeyiz. Her iki Gölet sulama maksatlarında inşa edilmiş olup gövdelerinin inşasında yerel jeolojik malzeme kullanılmıştır. Bu da Göletlerin üzerinde inşa edildiği fliş türü kil ve marn olup bu jeolojik birimler şişen büzülen karakterlidir. Bu da bünyesine su alınca şişen ve kuruyunca büzülen bir davranıştır.

Nitekim gövde üzerinde var olduğu belirtilen derin çatlakların ortaya çıkışı buna işaret eder. Geçitköy Barajı da bu tür bir zemin üzerinde inşa edilmiştir. Gövde inşasında mevcut alandaki flişten türeyen zeminlerden yararlanılmış (toprak zonlu) ve baraj gövdesinin her iki tarafına da yağış ve sıcaklık gibi dış etkenlerden kaynaklanabilecek şişme ve büzülme ile aşındırmaya hatta zeminin akmasına karşı direnci ve dayanımı artırmak için rip rap türü malzeme bu nedenden ötürü yerleştirilmiştir (Rip rap’ta sert ve aşınmaya karşı dayanıklı rekristalize karakterli Hilarion kireçtaşı kullanılmıştır).

  1. Jeolojik süreçlerin derelerin mevcut akış yönüne etkisi: Orta vadede yapılması hedeflenen bu göletleri besleyen derelerin akış yönlerinin batı yönüne çevrilmesidir. Maliyetin düşük tutulması açısından arazide ve GIS üzerinde eş yükselti modelleri kullanılarak uygun bir güzergah saptanmalıdır.

Ovgos (Dardere) Fay zonu Lefkoşa’nın batısında açığa çıkan önemli bir yapısal / jeolojik unsurdur. Alayköy’ün batısında giderek derinleşen ve sonuçta Güzelyurt Havzası’na dek uzanan bir vadi oluştururken Alayköy’ün yakın güneyinde düşük yükseltili platonun oluşmasına yol açmıştır. Jeolojik süreçler (Ovgos Antiklinali’ne yakınlığı nedeniyle) Türkeli civarı, doğusundaki Kanlıköy ‘den farklı çalışan bir drenaj sistemine yol açmıştır. Fiziki akış unsurları harita üzerinde incelendiğinde Türkeli doğusundaki akışların büyük ölçüde Gönyeli ve Lefkoşa’nın düşük yükseltili alanlarına doğru yöneldiği görülecektir. İşaret edilen akışların Alayköy batısına yönlendirilmesi bu nedenden ötürü hedeflenmelidir.

Kamuoyuna saygı ile duyurulur

Dr. Mehmet Necdet
Başkan
KTMMOB
Yerbilim Mühendisleri Odası

Related posts
Odalar

Sarı Altın Bitti Sıra Hellimde mi?

2 Mins read
KKTC tarımında iki yıl önce narenciyede başlayan böcek krizi, şimdi hayvancılıkta şap hastalığı ile devam ediyor. Ülkeye gelen her türlü bitkisel materyal…
Odalar

YAŞANAN SEL FELAKETİNE İLİŞKİN KAMUOYU AÇIKLAMASI VE ÇAĞRIMIZDIR

2 Mins read
Ülkemizde son günlerde yaşanan şiddetli yağışlar ve olumsuz hava koşulları nedeniyle etkilenen tüm halkımıza geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Meydana gelen su baskınları,…
Odalar

KÜRESEL ISINMA VE ETKİLERİ

2 Mins read
Küresel ısınma sonucu artan sıcaklıklar orman yangın riskini artırırken atmosferdeki CO2’i (Karbon dioksiti) absorbe eden orman gibi ekosistemler, orman yangınları ile tahrip…